Hürriyet

30 Mart 2011 Çarşamba

Dance Me To The End Of Love

Uyarı:Bu yazı bunalımlı ve depresif bir yazıdır ve başlığın konu ile hiçbir alakası yoktur. Belki de Cohen'in vardır. Bilemiyorum.

"İyi adam olmak düşüşün başlangıcıdır" K.K

Hep iyi adam olmaya çalıştın ve başardın da. Herkes sen iyi adamsın dedi, fakat sonuna hep ama ekledi. Düştün, hep düştün farkında olmadan. Kimse elinden tutmadı. Hatta, "düşene bir tekme de sen vur" desturundan olan insanlar çıktı karşına ve hep tekme attı. Çabaladın,kalkmaya çalıştın. Kimi zaman kalktın da.Kalktın ve güçlü olmaya çalıştın. Etrafına duvarlar ördün. Kimsenin sana ulaşamayacağını sandın.Oysa ördüğün duvarlar, 3 küçük domuz hikayesindeki gibi samanda yapılmıştı ve bir üfürükte yıkılıyordu.Hiç bir zaman başaramadın,sağlam duvarlar örmeyi. Düştün...Hep başkalarının düşüydün. Düşleri bitti,sen düştün. Anlamaya çalıştın, kadınları, erkekleri, insanları. Anlayamadın,anlayamadıkça kendinden kaçtın, kapadın kendini. Kendini filmlere ve kitaplara verdin. Binlerce kitap okudun, binlerce film seyrettin.Hayatı filmlerdeki ve kitaplarda anlatıldığı gibi zannettin. Oysa değildi ama sen anlamamakta ısrar ettin. Filmlerdeki ve kitaplardaki gibi hayat aradın,bıkmadan usanmadan. Sürekli kendinden kendine kaçtın. Kendi içine kaçtıkça, kendi kendini çoğalttın. Her ayağa kalktığında kendini kustun.

Kalabalıklar içinde bile yalnızdın. Kimi zaman herkesten,herşeyden nefret ettin. Bu dünyadan olmadığına inandın. Birinin gelmesini bekledin, yaşadıklarının rüya olduğunu anlatacak biri. Gelecek ve "Bitti artık uyanabilirsin" diyecek.Sana birşey söyleyeyim mi? Yaşadıkların tamamen gerçek "Uyan bebeğim,gerçek dünyadasın ve hiç kimse gelip bitti demeyecek"

4 Mart 2011 Cuma

Aha Parça Çıktı!!!

Duvara Karşı filmi ilk gösterildiğinde ödülden ödüle koşmuştu. Hala da büyük bir beğeniyle izlenen filmlerdendir.Fakat biz insanların geçmişleriyle ilgilenmeye çok meraklı olduğumuzdan, filmin önüne çıkmıştı Sibel Kekilli' nin eski bir porno oyuncusu olması. Herkesi hayret içinde bırakmış, Sibel Kekilli' ye herkes porno oyuncusu damgasını yapıştırmıştı. Ne kadar film çekerse çeksin, ne kadar ödül alırsa alsın, ne kadar oyunculuğunu konuşturursa konuştursun, eski bir porno oyuncusu damgasından kurtulamayacaktır.

Evet geçmişte porno filmlerde oynamıştır. Para bulmak için en son çare porno oyunculuğunu seçmesi, belki bir hatadır ama artık başka bir yerde yürümeye başlamıştır. Artık, hemen hemen her çektiği filmde başarılı oyunculuğuyla ödüller alan bir oyuncudur.

Son zamanların en çok izlenen dizisi "Öyle Bir Geçer Zaman ki" nin oyuncusu Caroline yani Wilma Elles, daha önce çevirdiği filmde lezbiyen sevişme sahneleri ile gündeme gelmişti. Şimdi de ´Das Weinen Davor´ adlı bir filmde sevişme sahneleriyle gündemde.

"Kaybedenler Klübü" isimli bir film gösterime girecek, Bir zamanlar Kent Fm de program yapan iki radyo programcısının  hayatını anlatan. Filmin teaserları ve filmden kareler yavaş yavaş ortaya çıktığı zaman, Nejat İşler şu açıklamayı yaptı."Grup seks sahneleri gösterilmesin" Bunu demesi bile filme bir reklam kattı ve Nejat İşler biliyordu ki "Seks sattırır". Filmi izlemeyecek olanlar bile artık sırf grup seks sahnelerini merak ettikleri için izleyecek. O zaman yaşananlar umurlarında bile olmayacak.

Sevişmek bizim kültürümüzde olmadığı için(!) başkalarının porno oyunculuğu, dizilerde ya da filmlerde sevişme sahneleri çekmiş olması sanırım bize cazip geliyor. Şundan eminim "Das Weinen Davor" filmini kimse duymamış olsa bile, sırf Wilma Elles'in sevişme sahnesi için, birçok insan filmi arayıp bulacaktır. Ondan sonra, Wilma Elles'in nasıl oyuncu olduğu değil, nasıl seviştiği konuşulacaktır. "Abi Carolin'in bir filmini seyrettim, off bir sevişiyor sorma" ya da "Porno oyuncusu işte, şimdi saçma saçma filmler çeviriyor, bir pornosunu izledim off, filminde de sevişse de seyretsek" gibi cümlelerle oyunculuklarını değil, sevişme sahnelerini ağızları sulana sulana seyredeceklerdir."

Bizim bir filmi izlememiz için iki göğüs görmemiz, iki dudağın biraz şehvetle birbirine dokunduğunu görmemiz yeterlidir. Artık filmler gösterime girmeden önce ilk öğrendiğimiz filmde kaç kişi kaç kişiyi öpüyor ve filmde toplamda kaç yatak gözüküyor bilgisi haline geldi.

Öpüşemediğimiz, sevişemediğimizden midir bu aç gözlülük durumu bilmiyorum ama bir gün film çekersem, izlensin diye bir sevişmeyi tıkıştıracağım bir yerine aksın vizyondan önce ağızlarının suyu diye bunu biliyorum.